Tüylü dinozor Archaeopteryx "muhtemelen" bir tavuk gibi uçuyordu

1861 yılında bilim insanları, Almanya'nın Solnhofen kentindeki 150 milyon yıllık kireçtaşında tüylü bir dinozor olan Archaeopteryx'i keşfettiler. New York Times gazetesi , "O zamanlar bunu bilmiyorlardı ama bu fosilleşmiş iskelet ve onu izleyenler, evrim teorisinin yanı sıra kuşlar arasında dinozorların varlığına dair de önemli kanıtlar sağladı" diyor.

Bu ilginç dinozorun keşfinden bu yana bilim insanlarının aklını bir soru kurcalıyor: Archaeopteryx'in tüyleri olduğuna şüphe yok, öyleyse uçma yeteneği var mıydı?

Bu hafta Nature dergisinde yayımlanan bir araştırma, bu konudaki perdenin bir köşesini aralıyor gibi görünüyor. “Archaeopteryx ilk tüylü dinozor değil, aynı zamanda ' kanatları ' olan ilk dinozor da değil. Ancak bunun tüylerini kullanarak uçabilen bilinen en eski dinozor olduğuna inanıyoruz" diyor Chicago'daki Field Müzesi'ndeki fosil sürüngenler küratörü ve çalışmanın baş yazarı Jingmai O'Connor.

Ekibi, 2022 yılında Chicago'daki Field Müzesi tarafından özel bir koleksiyoncudan satın alınan ve şu anda müzede sergilenen, olağanüstü iyi korunmuş ve neredeyse eksiksiz, yalnızca bir pençesi eksik bir fosil olan "Chicago Archaeopteryx"i inceledikten sonra bu sonuca vardı.

New York Times gazetesi, "Ekip, dikkatli bir incelemeden sonra, Archaeopteryx'in önceki örneklerde gözlemlendiği gibi iki kat kanat tüyü yerine aslında üç kat tüye sahip olduğunu doğruladı" şeklinde açıklıyor. "Modern kuşlarda bu üçüncü katman, daha kısa olan ön kolu gövdeye bağlayarak sürekli bir kaldırma yüzeyi oluşturur ve kuşların uçuşunu sürdürmesini sağlar."

Ancak bu üç kat tüy, onu uçma konusunda yetenekli bir kuş yapmaya yetmiyordu; göğüs kemiğinin olmaması da bunu kanıtlıyor. Jingmai O'Connor ayrıca, "Chicago Archaeopteryx'in ayaklarındaki korunmuş pedler, türün karada yaşama konusunda yetenekli olduğu hipotezini destekliyor" diyor.

New York Times şu sonuca varıyor: Archaeopteryx muhtemelen "bir Jura tavuğu veya yol koşucusu gibi yaşadı: gerektiğinde sarsıntılı bir şekilde uçabiliyordu, ancak koşmayı tercih ediyordu."